TRAFİK GÜVENLİĞİ - EMNİYET KEMERİ
Emniyet Kemeri Neden Gereklidir?
Emniyet kemerlerinin yararları, kaza
kategorilerinin hepsinde görülmektedir. Fakat
ölüm ve ağır yaralanmanın en çok meydana geldiği
çarpma/çarpışma kazalarındaki yararları daha
dikkat çekicidir.
Çarpma sonucu savrulan bir eşya da olsa insan
bedeni de olsa eninde sonunda bir engelle
durdurulur. Bir çarpma anında araç saniyenin ilk
on salisesinde durmakta ise de eğer emniyet
kemeri takılı değilse direksiyon, kontrol paneli
ya da ön cam tarafından durdurulana kadar araç
içindeki eşyalar ve araçta bulunan kişilerin
bedenleri aynı hızdaki hareketlerine devam
edeceklerdir.
Oysa doğru takılmış bir emniyet kemeri
insan bedenini:
-
Çarpma etkisiyle vücutta meydana gelen
sarsıntının kademe kademe azalmasını
sağlayarak,
-
Kaza anında meydana gelen çarpma etkisini
vücut yapısındaki en güçlü noktalara
yönelterek,
-
Çarpma etkisinin vücutta tek noktada
toplanmayıp dağılmasını sağlayarak,
-
Çarpma/çarpışma anında koltuktan fırlamayı
engelleyerek,
-
Hassas ve en önemli organların yer aldığı kafa
ve omuriliğin herhangi bir yere çarpmasını
önleyerek korumaktadır.
Emniyet Kemerinin Etkileri Hakkında Bazı
Çarpıcı Araştırma Sonuçları:
-
Üç noktalı emniyet kemerleri, otomobilde
seyahat edenlerin ağır yaralanma risklerini %
45 kamyonetlerde de % 60 oranında
azalmaktadır.
-
Ölümlü kazalarda emniyet kemeri kullananların
% 24.8'i hiç zarar görmeden kazayı atlatırken,
emniyet kemeri kullanmayanlarda bu oran %
6.3'tür.
-
İleri düzey araştırmalarda arka koltukta
emniyet kemeri kullanımının, arka koltukta
meydana gelen ölüm ve yaralanmaların 2/3'nün
ve ön koltukta ölümlerin ise % 6'sını önlediği
saptanmıştır. Bütün ağır yaralanmalarda ise,
arka koltuk emniyet kemerleri yaralanmanın
şiddetini % 50 oranında azaltmaktadır.
-
TRL (İngiltere Ulaşım Araştırma Laboratuarı)
analizleri, ön koltuk yolcularının tamamına
yakınının emniyet kemeri takmasına karşılık,
daha düşük oranda emniyet kemeri kullanan arka
koltuk yolcularının yaralanma riskinin 2 kat,
fırlatılma riskinin ise 7 kat daha fazla
olduğu ortaya koymuştur. Emniyet kemeri
takmamış arka koltuk yolcuları en çok kafa,
yüz ve boyun zedelenmelerine maruz
kalmaktadır. Arka koltuk yolcularının en büyük
yaralanma nedeni fırlatılmadır.
-
Genel bir ifade ile belirtecek olursak emniyet
kemeri kullanımının zorunlu olduğu ülkelerdeki
ölüm ve yaralanma oranları, kullanımın zorunlu
olmadığı ülkelere göre % 40 daha azdır.
-
Avustralya'nın bir eyaleti olan Viktorya'da
emniyet kemeri kullanımı 1970 yılında zorunlu
hale getirilmiştir. Bundan 4 yıl sonra 1974
istatistiklerinde ölümlerde % 37'lik azalma,
yaralanmalarda % 41'lik azalma ve omurilik
zedelenmelerinde ise % 27'lik azalma meydana
gelmiştir.
-
1995'te Amerika'da ise emniyet kemerleri
9.797, hava yastıkları 475, çocuk koruma
sistemleri ise 279 kişinin hayatını
kurtarmıştır. Kanada'da, 1989'dan bu yana
emniyet kemerleri 2.400 kişinin hayatını,
55.000 kişinin yaralanmasını önlemiş, sosyal
ve sağlık maliyetlerinde 3 milyon dolar
tasarruf sağlamıştır. Yine aynı ülkede ise
1995 yılında ölümlü kazalarda, koruma sistemi
kullanmayanların (Emniyet kemeri, araç çocuk
koltuğu vs.) % 25'i aracın dışına
fırlatılmıştır.
Bu özelliklerine rağmen bir çok kişi
emniyet kemerlerini çeşitli nedenlerle
kullanmayı gereksiz ya da sakıncalı bulmaktadır.
İşte bazı bahaneler ve bazı bilgiler:
-
"Kısa yolculuklarda emniyet kemeri
hiçbir işe yaramaz..."
Aslında emniyet kemeri kullanmamızı en çok
gerektiren bu süre ve bu mesafedir. Çünkü
ölümlü trafik kazalarının % 80'i evinize 30-35
km uzaklıkta ve 55-60 km/h hızın altında
gerçekleşmektedir. Ayrıca trafik kazası
ölümlerinin % 35'i şehir içinde ve büyük
olasılıkla günlük güzergahlar üzerinde meydana
gelmektedir. Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM)
Trafik Araştırma Merkezi Müdürlüğü'nce 1999
yılında Ankara'da trafik yoğunluğunun fazla
olduğu 27 kavşakta gözlem yoluyla yapılan bir
araştırmada, 40.587 özel araç sürücüsünden
8.557'sinin (%21,08) emniyet kemeri kullandığı
tespit edilmiştir. Bu çalışmada, arka koltukta
oturan hiçbir yolcunun emniyet kemeri
kullanmadığı rapor edilmiştir. EGM kaza
istatistiklerinde 2001 yılında meydana gelen
kazaların %88.79'unun yerleşim alanları içinde
meydana geldiği ve yaralanmaların %66.03'ünün,
ölümlerin ise %44.31'inin bu kazalar sonucu
ortaya çıktığı görülmektedir (Bu verilere
Jandarma tarafından denetlenen kırsal alan
kaza istatistikleri dahil değildir).
-
"Emniyet kemeri düşük hızla seyir
halindeyken pek işe yaramaz..."
Emniyet kemeri kullanmıyorsanız, 30 km/s hızda
çarptığınızda bile, ağır yaralanma riski çok
fazladır. Emniyet kemeri takmamış yaralıların
% 70'i, 50 km/s'dan daha düşük bir hızda yol
alırken yaralanmıştır. 50 km/s hızdaki bir
çarpma, 4. kattan düşmeyle eşdeğerdir!
-
"Kaza yapmam, ben iyi bir
sürücüyüm..."
İyi sürücülüğünüz sizin kaza yapmamanızı
sağlayabilir, ama kötü bir sürücünün size
çarpmayacağından emin misiniz?
-
"Kazada durumunda çarpma etkisini
azaltabilecek güçteyim, direksiyona ya da kapı
kollarına tutunurum..."
Bunu yapmak için saniyenin dilimlerini
kullanabilseniz dahi, çarpma etkisi kendinizi
frenlemek için kullandığınız kol ve
bacaklarınızı kırıp, parçalayabilir. Çünkü kol
kasları 25 kg'ın üzerindeki bir güce pek
dayanamaz. Oysa, bir duvara 50 km/h hızla
çarpma esnasında iki tonu geçen bir etki
oluşur ki buna engel olmak için 75 kg güç
gerekir. Emniyet kemeri 2,5-3 tonluk bir
etkiye direnebilecek şekilde tasarlanmıştır.
Tutunabileceğiniz yerler bunlar için
tasarlanmamıştır. Kemerin bağlanmaması
durumunda, vücut ya ön cama ya da araç içinde
bir yere fırlar. Ve bu durumda, tutunmak veya
bir çocuğu kollarından tutarak korumak
imkansızdır.
-
"Aracımdan dışarı fırlamayı tercih
ederim..."
İstatistiksel olarak, kaza anında en iyi yerin
aracınızın içi olduğu ispatlanmıştır. Aracın
dışına fırlatılma durumunda, ölüm riskiniz 25
kat daha fazladır. Araçtan fırladığınızda
yumuşak ve yeşil çimlerin üzerine mi
düşeceğinizi sanıyorsunuz? Bir trafik
kazasında araçtan hiçbir engele çarpmadan
fırlamak neredeyse imkansızdır. Fırlama ile
aracınızın ön camına, kaldırıma, kendi
aracınıza veya başka bir araca
çarpabilirsiniz. Emniyet kemeri araçta
kalmanızı sağlayan ve sizi hayata bağlayan tek
bağdır.
-
"Emniyet kemerinin kaza anında beni
araç içerisinde kilitlemesinden korkuyorum..."
Kazaların çok az (% 0.5) bir kısmını oluşturan
yanma ve suya dalma durumlarında panik içinde
dışarı çıkmanız gerektiğinde dahi emniyet
kemerinin fonksiyonu büyüktür. Çünkü aracın
içinde sağa sola fırlatılıp bilincinizi
kaybetmeyeceğiniz için dışarı çıkmak çok daha
kolay ve çabuk olacaktır. Emniyet kemeri
takanların, yangın durumunda yaşama şansı 5
kat, suya batma durumlarında ise 3 kat daha
fazladır. Ayrıca kemerin sıkışma durumu çok
ender bir durumdur. Bu güne kadar bilimsel
incelemelerde ve kaza soruşturmalarının hiç
birinde ortaya çıkmamıştır.
-
"Emniyet kemeri rahatsız ediyor..."
Aslında modern emniyet kemerleri oldukça
rahattır. Bir çoğu da istediğiniz gibi hareket
etmenize izin vermekte ve kaza anında otomatik
olarak kilitlenmektedir. Bazılarının ise omuz
yönünden gelen kayışını istediğimiz ölçüde
gevşetebilirsiniz. Diğerlerinde de sizi fazla
sıkmayacak derecede gevşetme payları
bırakılmıştır. Emniyet kemeri bedeninize
uymuyorsa, aracınıza daha genişini monte
ettirebilir veya araç alırken böyle bir
tercihte bulunabilirsiniz. Emniyet
kemerlerinin rahatsız edici bulunmasının diğer
bir sebebi ise onları kullanmaya alışmamış
olmamızdır. Emniyet kemeri kullanımı bir tutum
haline geldikten sonra insanlar emniyet
kemerini rahatsız edici bulmamaktadır. Emniyet
kemeri rahatsız edici olsa bile bu durum
trafik kazası sonucu sakatlanan bir kişinin
durumuyla asla kıyaslanamaz.
-
"Emniyet kemerine gerek yok, hava
yastığım var..."
Hava yastığı yalnızca önden şiddetli
çarpmalara karşı ek bir koruyucudur. Sürücü
için hava yastıkları, kemerlerle sabitlenmiş
olan vücudun, baş ile direksiyon arasındaki
temasını engelleyen bir tamamlayıcısıdır. Hava
yastığı emniyet kemerinin etkinliğini % 40
oranında artırmaktadır ve emniyet kemerine
yardımcı olmak için araca yerleştirilmiştir.
Hava yastıkları yandan çarpma ve savrulmayı
önlemede hiçbir zaman emniyet kemerinin yerini
tutamaz.
-
"Benim böyle bir şeyle karşılaşma
ihtimalim oldukça düşük, bunlar diğer
insanların başına gelir."
Bu bizim hayata bakış açımızdır. Kazaların
sadece diğer insanların başına geldiğini
düşünmek bizi rahatlatır. Ancak gözardı
edilmemesi gereken gerçekler de vardır.
Örneğin; her üç insandan biri hayatlarının
herhangi bir zamanında meydana gelen bir araç
çarpışması kazasında yaralanmaktadır. Bunun ne
zaman başımıza geleceğini tahmin edemeyiz.
-
"Hamileler için emniyet kemeri
sakıncalı olabilir..."
Motorlu araç kazalarında ceninin ölümü annenin
de ölümüne yolaçabilir. Doğmamış çocuğunuza
sağlayacağınız en güzel koruma üç noktalı
emniyet kemerini kullanmanızdır. Bel
hizasındaki şerit çıkıntı oluşturan hamile
karnının alt kısmından, karına baskı
yapmayacak şekilde geçmelidir. Omuzdan gelen
şerit ise normal kullanımdaki gibi göğüs
kafesi üzerinden çapraz ve normale göre daha
gevşek şekilde geçmelidir. Emniyet kemerinin
her iki şeridi de doğru kullanılıyorsa, cenin
için hiçbir risk oluşturmaz ve hem annenin
hemde bebeğin güvenliği sağlanmış olur.
-
"Emniyet kemeri benim problemim,
başkalarını ilgilendirmez..."
Trafik kazalarının topluma trilyonlarca lira
maliyeti vardır. İlkyardım, hastanede tedavi,
yeniden eğitim vs, giderlerin tamamına yakını
topluma yüklenmektedir. Kaza geçirenlerden
emniyet kemeri kullanmayanların tedavileri,
kemer kullananlara göre yaklaşık iki kat daha
uzun süre ve maliyeti de beraberinde
getirmektedir. Kişisel olarak aldatıcı bir
özgürlük duygusu için hayatın ziyan edilmesi
ya da kaybedilmesi nasıl kabul edilebilir?
Aylarca hastanede yatmak veya ömür boyu
tekerlekli sandalyeye mahkûm olmak bu basit
özgürlük duygusuyla karşılaştırılabilir mi?
Dünyada ve Ülkemizde Emniyet Kemerinin
Tarihçesi
Bir emniyet kemerinin temel işlevi çarpma anında
oluşabilecek etkileri vücudun daha güçlü
bölgelerine yönlendirerek ölüm ve yaralanma
riskini azaltmaktır. Bu açıdan emniyet kemerleri
kaza önleyici değil, başta kafa ve göğüs
yaralanmaları olmak üzere olası bazı yaralanma
türlerine karşı geliştirilmiş koruyucu
düzeneklerdir.
Emniyet kemerine bir güvenlik unsuru olarak
gerek duyulmasının, keşfedilmesinin ve tüm
araçlarda temel bir güvenlik donanımı olarak
kabul görmesinin kendine özgü bir tarihçesi
vardır. Bu sürecin incelenmesi dünyada giderek
gelişen "trafik güvenliği" anlayışının geçirdiği
evrelerin anlaşılmasına da ışık tutabilir.
Trafik güvenliğinin önemini daha erken
dönemlerde kavrayan ve bu anlayış doğrultusunda
düzenlemeler yaparak uygulayan ülkelerin bu
alandaki kazanımları tartışma götürmez bir
biçimde ortadadır.
Dünyadaki bu gelişim sürecine, ilgili yasaların
yürürlüğe konduğu dönemleri belirterek ülkemizi
de dahil ettiğimizde kronolojik açıdan hangi
noktada bulunduğumuzu değerlendirmek biraz daha
kolaylaşmaktadır. Ancak hiç kuşku yok ki gerçek
kazanımlarımız emniyet kemeri ve diğer güvenlik
donanımlarının kullanımının yaygınlaşması
sayesinde gerçekleşecektir.
Dünyada uygun emniyet kemeri tasarımlarından,
bunların hangi araçlarda kullanılacağına ilişkin
yasaların yürürlüğe konmasına kadar geçirilen
aşamalar kabaca izlendiğinde bile, özel
araçlarda kullanımı tercihe bağlı bir aksesuar
olmaktan okul otobüslerinde kullanım
zorunluluğuna kadar gelindiği kolayca
görülebilir. İşte bazı notlar:
-
1930'larda birçok Amerikalı hekim arabasına
iki noktalı (araca iki noktadan bağlı) emniyet
kemeri yerleştirdi ve araba üreticilerinin
yeni modellere bunları yerleştirmesi için
ısrar etti.
-
1953 Colorado Eyaleti Tıp Birliği iki noktalı
emniyet kemerlerinin bütün otomobillere
yerleştirilmesi için bir bildiri yayınladı.
-
1955 Kaliforniya Araç Kanunu araç kullanmak
için emniyet kemeri takmayı mecbur tuttu.
-
1956 Volvo firması iki noktalı çapraz göğüs
emniyet kemerini aksesuar olarak pazara sundu.
Chrysler firması ön koltuklarda iki noktalı
emniyet kemerini isteğe bağlı olarak
kullanılmak üzere bazı modellerine
yerleştirdi. Ford firması emniyet kemerini
konu edinmiş 2 yıllık güvenlik reklâmlarına
başladı.
-
1957 Volvo firması iki noktalı çapraz emniyet
kemerlerine kilit ekledi.
-
1958 İsveç'teki Volvo Fabrikasında mühendis
olan Nils Bohlin Üç noktalı emniyet kemeri
olarak bilinen sistemin patentini aldı.
-
1959 İsveç'te Volvo firması ön koltuk için üç
noktalı emniyet kemerini standart olarak
sundu.
-
New York'ta, eyalette satılacak olan yeni
araçlara emniyet kemeri takılmasının maliyeti
incelendi ve reddedildi.
-
1960 New York eyaleti aldığı kararı tekrar
inceledi ve reddetti.
-
1961 SAE (Otomobil Mühendisleri Birliği)
Amerika'da emniyet kemerinin standart olmasını
önerdi. New York emniyet kemeri kilidinin
oturma bölgesinin dışında olmasını şart koştu.
Wisconsin Eyaleti ön koltuklarda emniyet
kemeri kullanımını mecbur tuttu. Avustralya
Standart Birliği "Emniyet Kemeri ve Pasif
Önleyiciler" için standartları yayınladı.
-
1962 Altı Amerikan Eyaleti ön koltukta emniyet
kemeri bulunmasını şart koydu. Otomobil
üreticileri standart olarak ön koltukta
emniyet kemeri yerleştirdiler.
-
1963 A.B.D'de Volvo firması üç noktalı emniyet
kemerini standart olarak üretti.
-
1964 Amerikan eyaletinin yarısı ön koltukta
emniyet kemeri kullanımını mecbur tuttu.
Amerika'daki birçok araç üreticisi emniyet
kemerini ön koltuklarda standart olarak sundu.
Güney Avustralya ve Viktorya yeni üretilen
araçlarda ön koltuklarda emniyet kemeri
bulunmasını mecbur tuttu.
-
1965 A.B.D. Ticaret Bakanlığı ilk emniyet
kemeri standardını yayınladı.
-
1966 İsveç kanunları kapı kenarında bulunan
iki noktalı göğüs emniyet kemerlerini ve "Y"
tipli üç noktalı emniyet kemerlerini
yasakladı.
-
1967 Amerikalı araç üreticileri arka
koltuklara da emniyet kemeri yerleştirdi.
İngiltere ön koltuklarda 3 noktalı emniyet
kemeri kullanılmasını zorunlu tuttu.
Avustralya emniyet kemeri standardı yayınladı.
-
1968 Volvo İsveç'te acil durum kilitlerini
(ELR) ön koltuklar için standart olarak sundu.
-
1969 İsveç'te ön koltukta 3 noktalı emniyet
kemeri bulunması zorunlu tutuldu. Volvo bütün
pazarlarda arka koltukta 3 noktalı emniyet
kemerini standart olarak pazara sundu.
Mercedes-Benz bütün pazarlarda arka koltukta 3
noktalı emniyet kemerini standart olarak
sundu. İspanya'da ön ve arka koltukta emniyet
kemeri bulunması mecbur tutuldu. Avustralya
1965'den sonra plaka alanlarda ön koltukta
emniyet kemeri bulunmasını mecbur tuttu.
-
1970 İsveç'te arka koltukta emniyet kemeri
bulunması mecbur tutuldu. Avustralya,
Victorya'da önde ve arka koltukta 3 noktalı
emniyet kemeri bulunması mecbur kılındı.
-
1972 NHTSA, (A.B.D. Ulusal Karayolu Trafik
Güvenliği İdaresi) Federal Motorlu Araç
Güvenlik Standartlarını belirledi. Avustralya
ve Batı Almanya'da ön ve arka koltukta emniyet
kemeri olması ve kullanımı mecbur tutuldu.
-
1975 İsveç'te 15 yaş ve üstü için emniyet
kemeri kullanımı mecbur tutuldu.
-
1977 A.B.D. Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği
İdaresi tarafından yasalaştırılan "Okul
Servislerindeki Yolcuların Korunması" ile
ilgili Federal Motorlu Araç Güvenliği
Standardı 222 yürürlüğe girdi.
-
1979 Fransa arka koltuklarda emniyet kemerini
zorunlu hale getirdi.
-
1980 Mercedes-Benz sürücü yan hava yastığı,
diz destek yastıklarını üretmeye başladı ve
bütün 3 noktalı emniyet kemerlerine esneme
mesafesi konuldu.
-
1984 Avusturya 01/1984 tarihinden sonra imal
edilen araçlarda arka koltuk kemerlerini
zorunlu hale getirdi. Batı Almanya 05/1979
tarihinden sonra üretilen araçlarda arka
koltuk emniyet kemerlerini zorunlu hale
getirdi. Kanada'nın 10 eyaletinden 7'si bu
tarihten itibaren, hareket eden araçların
sürücü ve yolcularına kendileri için uygun
olan emniyet kemerlerini kullanma zorunluluğu
getirdi.
-
1985, Norveç 01/1984 tarihinden sonra tescil
edilen araçlarda arka koltuk kemerlerini
zorunlu hale getirdi New York arka ve ön
koltuklarda emniyet kemeri kullanımını zorunlu
hale getirdi (arka koltuklarda 10 yaş ve
yukarısı için).
-
TÜRKİYE: Ülkemizde 18.06.1986
tarihinden itibaren "şehirlerarası
karayollarında otomobil ve tescil bakımından
otomobil gibi işlem gören arazi taşıtları ve
minibüslerde sürücüsü ve yanında oturan
yolcular için" emniyet kemeri uygulaması
başlatıldı.
-
1987'de New York, 1992'de New Jersey okul
servislerinde kullanılan otobüslerde emniyet
kemerini zorunlu hale getiren ilk eyalet oldu.
-
TÜRKİYE: 01.01.1992
tarihinden itibaren "şehir içi yollarda da
ticari otomobil ve minibüsle yolcu
taşımacılığı yapan araç sürücüleri hariç,
otomobil ve otomobil gibi tescil işlemi gören
arazi taşıtları ve minibüs gibi taşıtların
sürücüleri ile ön koltuğunda oturan
yolcularına" emniyet kemeri takma zorunluluğu
getirildi.
-
TÜRKİYE: Yukarıda söz edilen
araçlar ve ülkemizde üretilen araçlar ile yurt
dışından ithaline izin verilenlerine 3 aylık
süre tanındı. Bu süre 11.01.1995 tarihinde
sona erdi. Bu süre sonunda arka koltukta
emniyet kemeri kullanımı uygulamasına geçildi.
-
1995 İngiltere okul taşımacılığında kullanılan
minibüslerde emniyet kemeri kullanımını
zorunlu hale getirdi.
-
1996 Avrupa Ekonomik Komisyonu, minibüslerde
ve 3.5 tonun altındaki araçlarda 3 noktalı
veya en azından 2 noktalı emniyet kemerlerinin
kullanılmasına dair 3 direktif yayınladı.
-
TÜRKİYE: 01.01.1998
tarihinden sonra üretilen minibüslerin arka
koltuklarında, kamyon, kamyonet, çekici ve
şehirlerarası otobüslerde emniyet kemeri
kullanımı yönetmelik kararı ile zorunlu
kılındı.
-
1998 yılında, ABD'deki Ulusal Karayolu Trafik
Güvenliği Dairesi (NHTSA) Kongre'ye "Okul
Otobüsü Güvenliği: Amerika'nın Çocukları için
Güvenli Yolculuk" başlığı altında, gelecekte
kullanılacak ve okul otobüslerinde seyahat
edenleri korumaya yönelik olarak kullanılacak
sistemleri incelemek üzere bir araştırma
projesi sundu.
-
1999 yılında Florida, Louisiana ve California
eyaletleri büyük okul otobüslerinde seyahat
edenler için daha gelişmiş koruma sistemlerini
zorunlu kılan kanunlar koydu. Bütün eyaletler,
hangi sistemi kullanacaklarına karar vermek
için Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği Dairesi
(NHTSA) tarafından hazırlanmakta olan projenin
bitirilmesini bekleyeceklerini duyurdular.
-
2001 yılında California Eyaleti Ocak 2001
yılından sonra satın alınan yeni okul
otobüslerinde karın bölgesi ve omuzdan
bağlanan kemerlerin uygulamasını zorunluluğunu
genişletti.
-
2002 ABD'deki Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği
Dairesi (NHTSA) Kongre'ye sunduğu ve gelecekte
kullanılacak ve okul otobüslerinde seyahat
edenleri korumaya yönelik sistemleri konu alan
araştırmasını tamamladı.
Türkiye'de Emniyet Kemeri Mevzuatı:
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunumuzun 78.
maddesi ile belirli sürücülerin ve yolcuların,
araçların sürülmesi sırasında koruyucu tertibat
kullanmaları zorunlu hale getirilmiştir. Konu
ile ilgili düzenlemeler yönetmelikte
belirtilmiştir. Karayolları Trafik
Yönetmeliği'nde yapılan 25.06.1998 tarihli
değişiklik ile 2. fıkrasının b, c ve d bendinde
değişiklikler yapılmıştır. Bunlar:
b bendi: "Otomobil ve tescil
bakımından otomobil gibi işlem gören arazı
taşıtlarında sürücüsü ile ön ve arka
koltuklarda, minibüslerde ise sürücüsü ile
yanında oturan yolcuların; kamyon, kamyonet ve
çekicilerde sürücü ve sürücü yanındaki
koltuklarda; şehirlerarası otobüslerde (sınıf
III) arka koltuklar hariç olmak üzere, sürücüsü
dahil en ön ve önünde boşluk olan arka
koltuklarda, önünde boşluk olan kapı önü
koltuklarında; iki katlı şehirlerarası
otobüslerde merdiven önü, en ön ve önünde boşluk
olan en arka koltuklarda, masa etrafında buluna
koltuklardan aracın gidiş yönüne doğru olanlarda
oturan yolcular için emniyet kemeri,
bulundurulması ve kullanılması mecburidir."
c bendi: "Bu yönetmelik
hükümlerine göre 1995 yılı itibari ile ülkemizde
imali yapılan veya yurtdışından ithaline izin
verilen araçların arka koltuklarında emniyet
kemeri bulundurulması ve kullandırılması
mecburidir. Bunların dışında kalan ve halen
trafikte kullanılmakta olan diğer taşıt
sahipleri isteğe bağlı olarak 1 sayılı Cetvelde
yer alan "Emniyet Kemeri"ni numunesine uygun
olarak taktırabilirler. Minibüslerin arka
koltuklarında, kamyon, kamyonet, çekici ve
şehirlerarası otobüslerde emniyet kemeri ile
ilgili hükümler 01.08.1998 tarihinden sonra
üretilen araçlarda uygulanır. Bu araçlar
yerleşim yeri içinde sürülürken gerekli
görülenler için emniyet kemeri kullanma
mecburiyeti İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak
genelgeler doğrultusunda aranmayabilir."
d bendi: "(b) bendinde sayılan
taşıtlarda sürücü yanındaki ön koltukta on (10)
yaşından küçük çocukların taşınması yasaktır."
Ceza konusu ise 2918 sayılı Karayolları Trafik
Kanunun 78/1-a maddesinde düzenlenmiştir. Kanuna
göre otomobil ve minibüs cinsi taşıtlarda
emniyet kemeri bulundurmayan ve kullanmayanlar
para cezası ve 5 ceza puanı ile
cezalandırılmıştır |